Verem tedavisini yarım bırakmayın

Konya Veremle Savaş Derneği Başkanı Dr. Sabahattin Yücetaş, veremin (tüberküloz) tehlike olmaktan çıktığını ancak hastaların tedaviyi yarıda bırakması nedeniyle son dönemde vakalara, eskisine göre biraz daha fazla oranda rastladıklarını söyledi.

Dr. Sabahattin Yücetaş, dünya nüfusunun yaklaşık 3’te birinin tüberküloz mikrobuyla enfekte olduğunu, bu insanların yüzde 10’unun yaşamlarının bir döneminde vereme yakalandıklarını belirtti.

Dünyada her yıl tahminen 9 milyon kişinin verem hastalığına yakalandığını, veremden her yıl 1.7 milyon insanın öldüğü ifade eden Yücetaş, verem vakalarının çoğunluğunun Asya, Afrika ve Latin Amerika’da görüldüğünü dile getirdi.

2007 yılında Verem Savaş Dispanserlerinde kayıtlı yaklaşık 19 bin 700 hasta bulunduğunu, bu hastaların yüzde 63’ünün erkek, yüzde 37’sinin kadın olduğunu anlatan Yücetaş, “Verem, Latince adıyla Mycobacterium Tuberculosis olan verem mikrobuyla hasta kişilerden bulaşır. Tedavi edilmeyen her hasta mikrobu 10-15 kişiye bulaştırabilir” dedi.

Yücetaş, belirtileri halsizlik, gece terlemesi, iştahsızlık, nedeni anlaşılamayan kilo kaybı ve 3 haftadan uzun süren öksürük olan verimin, teşhis ve tedavisinin ücretsiz yapıldığını vurguladı.

Veremin, ülkemizde yürütülen kampanyalar ve etkin mücadele sayesinde tehlike olmaktan çıktını belirten Dr. Yücetaş, şunları kaydetti:

“Ancak hastaların tedaviyi yarıda bırakması nedeniyle son dönemde vakalara eskisine göre biraz daha fazla oranda rastlar olduk. ‘ben iyi oldum’ deyip tedaviyi yarıda bırakan kişi, 6 ay sonra yeniden hasta olmaktadır. İkinci neden ise veremli hastaların hastalıklarını öğrenene kadar sağlıklı insanlarla bir arada yaşamalarıdır. Bu durum verem mikrobunun daha çok kişiye bulaşmasına neden olmaktadır.

Sağlık Bakanlığı, bu nedenle evde hasta takip sistemini geliştirdi. Hastaların tedaviyi yarıda bırakması için Konya İl Sağlık Müdürlüğü, Verem Savaş Dispanserlerine talimat vererek, veremli hastaların tedavilerini evde takip etmeye başladı. Hastaların kayıtlı bulunan adreslerine bir doktor ve bir hemşire giderek hastanın ilaçlarını hangi saatlerde alması gerektiğini bildiriyor. Bu şekilde hasta takibini yeniden artırmış oluyoruz. Ancak verem şuan korkulacak oranda değil.”

YORUMLAR

Siz de konu hakkındaki görüş ve düşüncelerinizi bize iletebilirsiniz.

İsim (zorunlu)

E-posta (yayımlanmaz) (zorunlu)