Göz uçuğu kör edebilir

Uçuk deyip geçmeyin… Göze sıçrayan uçuk körlüğe bile neden olabiliyor.
Kişiyi daha çok stresli, yorgun ve üzüntülü dönemlerinde yakalayan Herpes Simpleks Virüs (HSV) derinin herhangi bir yerinde su kabarcıkları ve yaralara neden olur.

Bu yaralar genellikle ağız, burun etrafında veya cinsel bölgede oluşur. Gözün herpes simpleks virüsü ile enfekte olmasıyla gerçekleşen uçuk gözü ve göz kapaklarını da tutabilir.

Göz uçuğunun kalıcı görme hasarına neden olabildiğini belirten Ataşehir Memorial Tıp Merkezi Göz Hastalıkları Bölümü’nden Op. Dr. Olcay Şahin, göz uçuğunun mutlaka göz doktoru tarafından görülmesi ve erken dönemde tedavi edilmesi gerektiğini söyledi. Şahin, göz uçuğu ile ilgili şu bilgileri verdi:

Herpes simpleks virüsünün 2 tipi var. Göz ve dudaktaki Tip 1, cinsel yolla bulaşanı ise Tip 2’dir. Göz uçuğunda, sıklıkla tek göz etkilenir, sadece hastaların yüzde 3’ünde iki göz de tutulur. İki gözü de etkilenen bireylerin yüzde 40’ının alerjik bünyeli olduğu belirlenmiştir.

Göz çevresinde ağrıya neden olur

Yüzde kırmızı zemin üzerinde öbekler halinde, saydam, küçük, inci tanesi (vezikül) şeklinde gelişir. Hafif bir kapak şişkinliği olabilir. Veziküller yırtılır ve daha sonra kabuklanarak birkaç gün içinde iyileşir. Gözde ve bulunduğu deri çevresinde ağrıya sebep olur.

Kişiyi en zayıf anında yakalar

Herpes virüsü tipik olarak stres, yorgunluk, üzüntü, travma, soğuk, güneş ışığı, ateşli hastalıklar, adet dönemi, vücuttaki diğer enfeksiyonlar gibi durumlarda harekete geçer. İki gözde birden uçuk olması bağışıklık sistemi ile ilgili bir zayıflığa, hastalığa işaret eder.

Yakın temas bulaşmaya zemin hazırlar

Virüs ağız-burun mukozası ve cilt yoluyla vücuda girer. Bulaşma için herpesli kişiyle yakın temas gereklidir, havadan veya havuzlardan bulaşmaz. Genellikle çocukken diğer erişkinlerden dudaktaki uçuktan veya salgılardan virüsü alınır.

5 yaşına kadar toplumun yüzde 60’ının herpes virüsüyle enfekte olduğu bilinmektedir. Dudak uçuğu olan birinden virüs ilk alındığında yüzde 1-6 ihtimalle 1 hafta içinde uçuk oluşur. Yüzde 94-99 ihtimalle uçuk oluşmaz; ama virüs vücuttaki sinir hücrelerine yerleşir ve uyur halde bekler. Bağışıklık sisteminin zayıfladığı anda dudağa veya göze geçerek hastalık yapar.

Kış aylarında dikkat etmek gerekiyor

Uçuk geçirenlerin yüzde 10’u 1 yıl içinde, yüzde 23’ü 2 yıl içinde tekrar uçuk geçirebilir. Ne kadar çok atak geçirilirse uçuğun tekrarlama riski o kadar yüksek olur ve sıklıkla Kasım ile Şubat ayları arasında tekrar eder. Toplumda göz uçuğu sıklığı 100.000’de 149’dur.

Göz uçuğunda görülen bulgular;

• Blefarit: Göz kapağında şişlik-kızarıklık-kabarcıklar: Bir veya birden fazla olabilir. Kabarcıklar gelişmeden evvel deride kaşıntı ve hassasiyet vardır. Kabarcıklar kolaylıkla patlar ve sızıntılı, kabuklu bir hal alırlar. Kabuklar kalktığında altta kırmızı bir deri görülür.
• Konjunktivit: gözlerde kızarma, akıntı
• Keratit: Kornea etkilendiğinde ağrı, ışık hassasiyeti, batma, yaşarma, görme seviyesinde azalma olur.
• Üveit: Gözde kızarıklık, ağrı, görme bulanıklığı
• Kulak önündeki lenf bezlerinde şişlik

Tanı koymak için standart göz muayenesi yeterlidir. Tanıyı kesinleştirmek için gözden sürüntü alınabilir.

Kornea nakli dahi gerekebilir

Tedavide hastalığın tipine ve seyrine göre antiviral damla-pomad, kortizonlu damlalar, antiviral haplar kullanılır. Korneadaki göz uçuğu hiç iz bırakmadan geçebileceği gibi, korneayı derinlemesine etkileyerek görmeyi kalıcı şekilde azaltabilir; kornea delinebilir veya nedbe dokusu gelişir.

Bu durumlarda tedavi kornea nakli olmalıdır. Göz uçuğu için yapılan kornea naklinde başarı oranı yüzde 50-80 civarındadır. Ama yeni nakil edilen korneayı virüs tekrar enfekte edebilir.

Virüsün bulaşmasını engellemek için

Bebekler, çocuklar ve diğer insanlar sık sık öpülmemelidir. Uçuklu insanın kullandığı bardak, çatal, havlu ve diğer kullanılmamalıdır. Uçuğa dokunulmamalı, dokunulursa eller çok iyi yıkanmalıdır.
Bayanlar makyajlarını temizlerken enfekte bölgeye dokundurdukları malzeme ile başka yerlere özellikle gözlere dokunmamalıdır.

Hem bulaşma hem de yaranın mikrop kapmaması için uçuğun kabukları ile oynanmamalıdır.
Uçuğu aktive edecek stres, aşırı yorgunluk gibi durumlardan kaçınılmalıdır.
Uçuk ön belirtileri oluşmuşken, virüslere karşı etkili (anti-viral) bir krem kullanmak faydalı olabilir.

YORUMLAR

Siz de konu hakkındaki görüş ve düşüncelerinizi bize iletebilirsiniz.

İsim (zorunlu)

E-posta (yayımlanmaz) (zorunlu)